28 Temmuz hesap zamanı - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
Köşe Yazarları

28 Temmuz hesap zamanı

KKTC tarihinde hiç yaşanmayanları yaşıyoruz son 3-5 yıldır. Bu ülke, ne böylesini görmüş, ne de yaşamıştı. Aslında bugünleri gördükten sonra, geçmiş tüm hükümetlerden toplum olarak özür dilememiz lazım. Şimdi önümüzde bir seçim, bir imkan var. Artık gündelik politika yapan, yarını bile göremeyen politikacılardan kurtulmak için önümüzde çok önemli bir fırsat var; 28 Temmuz…

Çaresiz vatandaşı oy deposu olarak gören, devletin temellerini sarsma pahasına o çaresizliği oya tahvil edenlerden; devleti, kamuyu içten içe kemiren, partizanlıkla kaşarlaşmışlardan; oturduğu koltuğu kendine hizmet yeri görenlerden; biz değil, BEN diyenlerden kurtulmak için, bu fırsatı iyi değerlendirmeliyiz…
Sizden aldıkları oyu, makam uğruna satanları, ülkenin tüm zenginliklerini ona buna peşkeş çekenleri, kendi insanına “geri zekalı” deme cesareti gösterenleri, Yaptırımlar koyan, ama o yaptırımları yandaşına uygulamayanları, hak edişe, liyakate göre değil, vatandaşın göğsündeki rozete göre iş yapanları, ve en önemlisi, vatandaşı seçimden seçime hatırlayanları alt alta yazmalıyız…
Dün yine yazmıştım. Artık seçim startı verildi. Sadece sahneye çıkacak siyasiler değil, bizler de önümüzdeki bu kısa süre içinde hızlı, hem de çok hızlı çalışmalıyız. Hafızalarımızı tazelemeliyiz.
Bu seçim yine bir sil baştan seçimi olmayacak. Artık illallah çektiğimiz popülist zihniyetten bu dönemde de kurtulmayı başaramadık. Umutlar başka bahara kaldı… Ama belki bu kez, vereceğimiz oylar, yapacağımız tercihlerle o “sil baştan”ın temelini hazırlayabiliriz. Ya da en azından, partileri buna zorlayabiliriz.


YERİN KULAĞI VAR
YENİ BİR HANEDANLIK MI: Gazetelerden benim gibi sizler de okuyorsunuz eminim. Her gün onlarca aday isimleri yazılıp çiziliyor. Bu işin bu kadar meraklısı olduğunu bilmiyordum. Aslında beni de pek ilgilendirmez. Ancak aday olacak olanlar arasındaki bir isim dikkatimi çekti. Başbakan Küçük’ün damadı, Dr. Erol Uçaner. İsmi sık sık Güzelyurt vekil adayı olarak yazılıyor. Kendisi ne düşünür bilemem ama Eroğlu ve ailesini hanedanlıkla suçlarken, şimdi yeni bir hanedanlık yaratılmak istenmesi ne kadar doğru olur dersiniz… Küçük bir değil, beş kez düşünmeli…

HER ŞEY PARAYA ENDEKSLENDİ: Halen Milli Eğitim Bakanlığı’nda önemli bir mevkide bulunan ve aynı zamanda dershane sahibi de olan bir bürokratla ilgili ciddi iddialar ortaya atılıyor. İddiaya göre, okullarda İngilizce, fen ve matematik gibi önemli derslerde bu yıl müfredat bitirilmemiş. Dersler, yılsonu itibarıyla 4. ve 5. bölümlere kadar verilmiş. Ancak öğrencilerin yapılacak sınavlarda, 7. bölüme kadar sorumlu tutulacakları açıklanmış. Bu da kafalarda soru işaretleri oluşmasına neden olmuş. Birçok veli, bu konudaki rahatsızlıklarını dile getirirken, eğitimin bir bürokrat tarafından ranta dönüştürülmesine, ailelerin dershanelere yönlendirilmesine tepki koyuyorlar…

NİYE BÖYLE BİR KARAR ALDILAR: Demokrat Parti bundan böyle siyasi hayatına, Demokrat Parti-Ulusal Güçler olarak devam edecek. İyi güzel de, söz konusu 8 vekil zaten DP çatısı altına girdi, yeni isim ilave etmeye ne gerek vardı diye de sormadan edemiyorum. Ancak iddiaya göre DP’nin böyle bir değişikliğe gitmesine neden Zorlu Töre’nin 8’ler içerisindeki tutumu olmuş. Yine de yılların DP’sinin sonuna bu kuyruğun konulmasına pek anlam veremedim…

PES ARTIK: İrsen Küçük hükümeti giderayak yine yapacağını yaptı. Onlarca yeni “tasdik memuru” izni veren hükümet, adeta “benden sonrası tufan” diyor. Yeni tasdik memurluğu izni alanlar arasında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Şerife Ünverdi’nin oğlunun da olması dikkatlerden kaçmadı. Hatırlarsanız bakan Ünverdi’nin adı, oğlunun vatandaşlık konusundaki iş takipleriyle de anılmıştı…

DEVLET MALI DENİZ: Son zamanlarda bir bakanın, devlete ait arazileri siyasi pazarlık karşılığı, kendi kafasına göre değer biçerek, vatandaşlara kiraladığı iddia ediliyor. Söz konusu bakanın bunu, önümüzdeki seçimleri “kazasız belasız atlatmak” için yaptığı iddia ediliyor. Hani bir söz var, “devlet malı deniz, yemeyen domuz” diye. İşte bu bakanın yaptığı da tam bu oluyor…

BESİM TİBUK’UN MEDYA SEVGİSİ: Merit Otellerinin sahibi iş adamı Besim Tibuk turizm sektörüne ilaveten, şimdi de medyaya el atmış. İddiaya göre KKTC’de yeni bir televizyon kanalı kurmak için çalışmalara başlayan Tibuk’un, yeni kanalı için bir bina tuttuğu ve bir gazeteci ile de anlaştığı iddia ediliyor. Şimdi merak edilen, Tibuk’un turizm sektöründeki başarılarının, farklı bir sektör olan medyaya nasıl yansıyacağı…

ÇEVRE GÜNÜ, YAS GÜNÜ OLMALI: Binlerce yıl, onlarca medeniyetin gelip geçtiği dağları ilkel taş ocaklarıyla yok eden, kentlerinin atıklarını denize atan, bununla da yetinmeyip, petrol dolum istasyonları kurmaya çalışan; anız diyerek, toprağın dengesini koruyan bin bir türlü canlıyı yakan, bu arada dönümlerce ormanı yok eden; havayı kirleten, bunun için hiçbir tedbir almayan insanlarız biz. Dünya Çevre Günü’nün KKTC’de kutlanması kadar saçma bir şey olamaz. Çevre Günü’nde çevreciler, devlet eliyle verilen zararı bir kez daha haykırırken, bizler de oturup yas tutmalıyız. Gezi Parkı’nda bir kaç ağacın kesilmesine karşı direnenlerden utanarak…

ZİRVEDEKİLER
KTEV: Kurulduğundan bugüne, her yıl 60 öğrenciye burs veren, ülkemiz eğitimine 3 okul, derslikler, kafeteryalar ve spor tesisleri kazandıran Kıbrıs Türk Eğitim Vakfı 19 yaşında. Yaptıkları gerçekten çok önemli… Memlekette sayısı belli olmayan binlerce dernek, vakıf var. Ancak bu anlamda ciddi çalışan, amacına uygun sonuçlar alanların sayısı kısıtlı. Bize düşen, katkılarımızla, çelenklerimizle vakfı daha çok desteklemek…

DİPTEKİLER
Şerife Ünverdi: Bakanlık yaptığı süre boyunca hep eleştirildi. Adı “müdür yiyen bakan”a çıktı. Yaptığı icraatlarla değil, yakınlarına sağladığı kıyaklarla ve Gülin Hanım’ın özel kalemi olarak anıldı. Görevde kaldığı süre içerisinde hep gündem oldu. Ama icraatlarıyla değil, hatalarıyla…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar